Benim gözyaşım çiydir,
Yağmur değil.
Banklar üstüne yağar ağır ağır,
Dokunur parklara ve
Pencere kenarlarına.
Ya düşeceğim şehirler üstüne,
Yâr olacağım çimlere
ince bir güz çarşafı gibi…
Ya da azat olup parlayacağım bulut arası
Tek saniyelik ömrüm olacak göklerde.
Ama benim gözyaşım çiydir,
Yağmur değil.
Gözlerine bakıp da ağlayamam.
Dönemem aynı şehre ve
Çocuk olamam yeniden.
Bulutları üzemem tekrardan.
Yırtamam gökyüzünü, bağıramam.
Yağmur olalı çok uzun süre oluyor.
Artık akıllandım.
Çok sağanak gördüm,
Türlü vicdan sancıları.
Ne gök gürültüleri duydum.
Hatıralarım silikleşti.
Sadece çocuktum işte.
Bilmiyordum büyüyeceğimi.
Göğsüm parçalanır,
Bağıramam.
Benim gözyaşım çiydir bu yüzden.
Yağmur değil, tekrar olmaz!
Masada aklım ve ben kaldık bir tek.
Yılların dostu kalbim, son olaylardan sonra ortamı terk etmişti.
Bak canım, sesimi duyar mısın bilmem,
Sonuçta iki ayrı dünyanın öksüzüyüz.
Bir akılsızlık var bu uçurtmada.
Bir sana bir bana süzülüyor arazi üstü.
Kahramandere liman plajındayız.
İzmir’de akşamüstü, alabildiğine mavi...