The Chaos Art

translated by Doğa Aslan

I Loved You Like an Organ Transplant

Bir Organ Nakli Gibi Sevmiştim Seni

Küçük İskender

I loved you like an organ transplant;

My hands, donated to your rotten eyes,

My poems, donated to your torn lips…

I loved you…

Like the men messed up by messy women.

Remembering a vintage love,

A childish internal bleeding.

In fact, quite simply;

As the wind becomes a storm

As a life-threatening bomb

As killing everyone in retreat –

I loved you…

Now how can I even hold you as my soul bleeds as the sea.

As a reason without a result,

Out of nowhere,

I loved you…

We have already lost the war if you ask the horses,

Lances are broken, shields are pierced, plunder is shared.

As two cowboys in town square,

Tired from beating each other

As a gun, with its barrel, trigger,

Estranged from itself,

Apart from itself,

As two cold bullets in a gun’s clip,

As two bullets shot to the same body,

In these two rushed seconds between killer and victim,

I loved You…

Bir organ nakli gibi sevmiştim seni;

Çürük gözlerine bağışlanan ellerim,

Yırtık dudaklarına bağışlanan şiirlerim..

Darmadağın kadınların, darmadağın ettiği erkekler gibi

Sevmiştim seni...

Çok eskitilmiş bir aşkın hatırlanması,

Sevgilinin resmi karşısında çocuksu bir iç kanaması

Aslında işin açıkçası;

Rüzgarın fırtınaya dönüşmesi gibi

Hayatına yönelik bombalı bir saldırı gibi

Geriye çekilirken herkesi öldürmek gibi

Sevmiştim seni...

Ruhum kan kaybederken nasıl tutarım seni şimdi deniz gibi,

Neticesi olmayan herhangi bir sebep gibi

Ortalık yerde durup dururken

Sevmiştim seni...

Atlara kalırsa çoktan kaybettik savaşı,

Mızraklar kırıldı, kalkanlar delindi, ganimetler paylaşıldı.

Kasaba meydanında birbirini dövmekten

Yorulan iki kovboy gibi,

Bir tabancanın namlusuyla tetiğiyle,

Kendisinden farklı,

Kendisinden ayrı,

Bir silahın şarjöründe tanışan iki soğuk mermi gibi,

Aynı bedene sıkılan iki el kurşun gibi,

Katille kurban arasında o birkaç saniyelik telaşla

Sevmiştim Seni...